Çiçeklerde yaşlanır değil mi?
Televizyonlarda hep gösteriyor Huzur evlerini.
Peki, nereden anlıyoruz bir çiçeğin yaşlandığını?
Taç yapraklar dökülüyor çiçeklerden. İnsanların da dökülür mü taç yaprakları?
Her gün daha çok taç yaprağı dökülüyor, o kadarki benim oyun oynadığım, oynamak istediğim her yer dökülen taç yaprakları ile dopdolu, hani senin o koca süpürgeyle süpürdüğün yerleri.
Senin süpürdüğün o çöpler, onlar ne oluyor, ne oluyor o bütün çöpler, çiçeklerden ve insanlardan dökülenler ne oluyor.
Bütün o çöpler ve insanlardan çiçeklerden arta kalan taç yapraklar, o her şeyi süpüren koca süpürgenin altında kalan.
Neden o kadar çok çalışıyorsun neden. Her şeyi süpürüp yığıyorsun öyle?
Yeni açmış çiçekleri kim getirecek sonra? Yeni insanları kim getirecek sonra?
Benim oyun oynadığım yere taç yaprakları dökülmeyen yeni açmış çiçekleri kim getirip suya koyacak. Uykusu gelmiş yorgun ihtiyarlar gibi solup boynunu bükmeyen yeni açmış çiçekleri kim getirecek. Her gün solup kurumayan o taze çiçekleri?
Hem yeni açmış çiçeklerimiz olursa, su verip onları soldurmayacak güzel insanlarımız olacak mı?
O yeni açmış çiçekler demi ölecek?
O güzel insanlar damı ölecek?
21.04.2009
Ömer Sabri Kurşun
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder