Kaybolabilsem şöyle birkaç yıl ortalıklardan,herkesten uzak bir şehre yerleşebilsem.
Kimsenin beni tanımadığı,benimse kimseyi tanımak istemeyeceğim,maviliklerin arasında.
Kuşların melodisi eşliğinde,sadece ben kalabilsem..
Mutluluğu orada bulabilsem.
Hatıralar,yaşanmışlıklar bavulda kalsa..
Ve benim bavulun içindekilere hiç ihtiyacım olmasa.
Sığınacak 4 duvarım olsa,duvarların her biri mutlu renklerle boyansa.
Siyah renk hayatımda hiç yer almasa.Gökkuşağı hep gökyüzünde asılı kalsa.
Yağmur yağdığı zaman ki toprak kokusu her zaman olsa.
Sonbahar da olsa kış da olsa.Karamsar olunmasa.
İnsan kendine mutlu olacak bir sebep her zaman bulabilse.
İşte hayat bu.
Ve yaşamaya değer her zaman diyebilse,pişmanlık hiç olmasa.
Keşke…”keşke”ler sadece 1 kez kullanılsa
“İyi ki yapmışım” lar kaplasa 4 bir yanımızı dostlar.
Güvenilir arkadaşlıklar hep uzun süreli olabilse,anne baba sevgisi gibi karşılıksız sevebilsek.
Yediklerimizde hep anne eli değmiş gibi aynı lezzeti bulabilsek,
hastalandığımızda başucumuzda iyileşmemizi bekleyen şefkat dolu bakan bir çift göz bulabilsek,düşünsek ve başarsak,yada istesek ve elde etsek.
Korkular ve yenilgiler hiç olmasa,cesaretlendirsek kendimizi her konuda sıvazlasak sırtımızı daha kuvvetlice.
Kulağımıza hep aynı ses fısıldasa aynı kelimeyi söylese “güveniyorum sana” dese.
İhtiyacımız olduğunda elimizi uzatsak,yardımcı olacak kişi hep orada olsa,yada hiçbir şeye hiçbir zaman ihtiyacımız olmasa.
Doğanın dengesi bu diyerek göz yummasak her şeye,“doğayı sev”,”çevreyi koru” sadece 2 kelimeden ibaret olmasa.Anlamını bilerek hareket edebilsek,büyük balık küçük balığı yemese,küçük balık yenilgiyi hemen kabullenmese.
Savaşsa yaşamak için ve sıkıntılar hiç olmasa,stres her hastalığın nedeni olmasa.
Kimsenin borcu olmasa.Herkes aldığı paradan memnun kalsa ve herkes karnı tok olarak uykuya dalsa,rüyalar hep mutlu hayaller her zaman gerçek olsa.
Sevenler daima sevilse.Herkes mutlu olmayı hak etse,her şey ama her şey benim tüm bu yazdığım temenniler gibi olsa.
Yine de sorgular mıydık acaba niye geldik o halde biz bu dünyaya,sınavdan ibaret değil midir zaten yaşamak.
Aldığımız her nefesimizin bile hesabı sorulacakken,her şey güllük gülistanlık olduğunda,biz insanoğlu yetinebilecek miyiz?
Daha fazlasını daha istemeden şükredebilecek miyiz ?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder